Öğrenciler tarafından sık sık sorulan sorulardan biri, TOEFL, IELTS, ya da PTE gibi sınavların birbirine kıyasla ne kadar zor oldukları. Kişisel tecrübelere geçmeden önce, bu testleri yapan organizasyonlardan ETS ve Pearson tarafından bu konuda yapılmış olan araştırmaların ne söylediğine bakalım.
Biliyorsunuz, üniversiteler kabul şartlarında öğrencilerin bu sınavlardan alması gereken minimum skorları da yayınlarlar. Bu, elbette üniversiteden birinin ‘Hadi bakalım, IELTS’ten de 6,5 isteyelim’ demesiyle olmuyor 🙂 Bu sınavları yapan kurumlar, binlerce öğrencinin farklı sınavlardan aldıkları notlar üzerine istatistiksel analizler yaparak sınav puanları arasında bir denklik oluşturuyorlar.
İşte o araştırmalardan bazılarında yer alan sınav denkliklerine yönelik tablolar:
1- De Jong, J. & Benigno, V. (2017). Alignment of the Global Scale of English to other scales: the concordance between PTE Academic, IELTS, and TOEFL. Retrieved from https://www.pearson.com/content/dam/one-dot-com/one-dot-com/english/TeacherResources/GSE/GSE-Alignment-other-scales.pdf
2- Pearson (2012). PTE Academic: Score Guide. Retrieved from https://pearsonpte.com/wp-content/uploads/2017/08/Score-Guide.pdf
3- ETS (2010). Linking TOEFL iBT Scores to IELTS Scores. Retrieved from https://www.ets.org/s/toefl/pdf/linking_toefl_ibt_scores_to_ielts_scores.pdf
Bu tabloda toplam skorlar arasındaki kıyaslamayı görüyoruz.
Şimdi alt bölümler arasındaki kıyaslamaya bakalım. Farklar olduğunu göreceğiz. Tablolarda sırasıyla LISTENING, SPEAKING, READING ve WRITING puan kıyaslamalarını görüyoruz.
Bu tablolarda özellikle alt bölümler söz konusu olduğunda sınavlar arasında farklılıklar göze çarpıyor. Örneğin, IELTS Writing’ten 7 alan biri TOEFL Writing’ten 27-28 alabilecekken, IELTS Speaking’teki 7, TOEFL Speaking’te 23’e denk geliyor. Bu veriler aslında öğrenciler arasında IELTS Speaking kısmının daha kolay olduğuna yönelik yargıyı doğruluyor gibi görünüyor.
Diğer ilginç bir nokta ise ETS raporunda IELTS 6,5’un karşılığı TOEFL’da 79-93 iken, De Jong ve Benigno (2017) raporunda IELTS 6,5-7,5 aralığının TOEFL 87-109 aralığına denk gelmesi.
Türkiye’deki üniversiteler genellikle eğitim dili İngilizce olan lisans programlarına kabul ederken TOEFL’dan 79, IELTS’ten ise 6,5 isterler. Bu da ETS’in raporundaki puanlara denk geliyor.
Bu konuda araştırmalar arasında da farklılıklar olduğuna göre, hangi sınava girmeniz gerektiğine karar vermeniz zor olacak gibi 🙂
Şimdi kişisel görüşlerime geçeyim.
PTE sınavıyla ilgili gözlemlediğim şey Türk öğrencilerin Speaking bölümünde tutarlı bir şekilde diğer bölümlerden daha az puan aldığı. Örneğin, şöyle puanlarla karşılaştım:
- Listening: 48
- Reading: 53
- Speaking: 25
- Writing: 55
ya da şöyle:
- Listening: 53
- Reading: 50
- Speaking: 33
- Writing: 56
PTE aynı zamanda ‘Enabling Skills’ adı altında ‘Grammar’ ‘Oral Fluency’ ‘Pronunciation’ ‘Spelling’ ‘Vocabulary’ ve ‘Written Discourse’ puanları da rapor eder. Değerlendirmede elbette üniversiteler toplam skorunuza bakarlar. Ancak Enabling Skills skorlarının aynı öğrencinin yaklaşık bir hafta ara ile girdiği sınavlarda dahi çok büyük farklılıklar gösterdiğine şahit oldum. Örneğin, Written Discourse puanı bir sınavda 77 iken on gün sonraki sınavda 53 olabiliyor. Bence Pearson bu bölümü rapor etmemeli, ya da buradaki puanların standardizasyonu üzerine çalışmalı çünkü bir öğrencinin bir bölümdeki puanının bir hafta gibi kısa sürelerde bu kadar farklılık göstermesi test açısından olumlu bir izlenim uyandırmıyor.
IELTS sınavında öğrenciler daha çok konuşma bölümünün yüz yüze olmasından hoşlanıyorlar. TOEFL ve PTE’de bilgisayara konuşmak birçok öğrenci için alışık olmadıkları zor bir durum oluşturuyor – en azından öğrencilerin söylediklerine göre. Öte yandan, IELTS’te de İngilizce eğitmeni bir arkadaşımın Writing bölümünden 6,5 puan aldığını kendisinden duydum – elbette sıradışı bir durumdu. İtiraz etmek yerine, aynı ay yeni bir sınava girdi ve 8 puan aldı. Bunun gibi durumların yaşanması testlerde puan güvenilirliğine dair olumsuz bir görüntü oluşturabiliyor.
TOEFL ise şahsen benim en sevdiğim sınav. 🙂
Bütün bu sınavların arkasında büyük bir emek var ve her bir kuruluş sınavının en güvenilir olması için yoğun araştırmalar yapıyor ve uygulamalarını iyileştirmek için sürekli çalışıyor. Aslında öğrencilerin bu sınavların internet üzerinden sağlanan denemelerini çözerek kendi becerilerine göre hangi sınavda daha rahat hissettiklerini belirleyip ona göre hangisini almak istediklerine karar vermeleri önemli.
Peki ben neden TOEFL’ı seviyorum?
İlginç bir şekilde IETLS sınavının popülerliği Türkiye’de TOEFL’a göre daha yüksek. -Gözlemlediğim kadarıyla öğrenciler TOEFL’a hiç girmemiş olsalar bile onun daha zor olduğu izlenimine sahip oluyorlar. Ancak TOEFL’ın puanlarındaki standartlığın diğer sınavlara göre daha iyi durumda olduğunu düşünüyorum – ki bu test açısından çok önemlidir. Yani bir TOEFL sınavından 80 almışsanız, on gün sonra girip 90 ya da 70 almanız çok olası değil, yine 80’e çok yakın bir puan alacaksınızdır. Aynı zamanda soru türleri de bana göre daha gerçekçi: örneğin writing bölümünde okuma ve dinleme yapıp sonrasında bunları birleştiren bir yazı yazmak akademide yaptığımız şeylere çok yakın. Oysa sosyal bilimlerde okuyan birçok öğrenci için IELTS Writing Task 1 – yani grafikleri, tabloları, süreçleri tanıtma ve yorumlama – nadiren karşılaşacakları bir ödev… Öte yandan, yukarıda da belirttiğim gibi IELTS sınavında konuşma bölümünün bilgisayar üzerinden değil yüz yüze yapılıyor olması tercih edilmesi açısından öğrenciler arasında önemli bir etken gibi görünüyor.
Hangi sınava girmenin daha iyi olacağı sorusuna gelince, onun herkes için sabit bir cevabı maalesef yok. Hocalarınızla ve bu konuda bilgili diğer tanıdıklarınızla konuşarak ve sınavların denemelerini çözüp deneme yaparak kendi becerileriniz ve ihtiyaçlarınız için hangi sınavın en iyisi olacağına kendiniz karar vermelisiniz. 🙂
Şimdi olaysız dağılalım 🙂
